Tersane sahibinin kanuni ipotek hakkının yapı alacaklısı ipoteği ve hapis hakkı ile ilişkisi
Citation
Kapancı, K. B., (15-16 Nisan 2021). Tersane sahibinin kanuni ipotek hakkının yapı alacaklısı ipoteği ve hapis hakkı ile ilişkisi, 2020 Sonrasında Deniz Ticareti ve Sigorta Hukuku: Olası Sorunlar Sempozyumu, Piriî Reis üniversitesi.Abstract
TTK m. 1013, tersane sahibinin bir geminin yapım ve onarımına ilişkin alacaklarınıtemin etmek amacıyla, ilgili gemi veya yapı üzerinde kurulabilecek tescile tabi bir kanuni ipotekhakkı öngörmektedir. Amaç, ilk planda bir baskı unsuru meydana getirilmesi suretiyle alacağınteminidir. Bunun ötesinde eğer alacak yine de karşılanmazsa pek tabii tersane sahibi ipoteğinparaya çevrilmesi yoluyla bir takip başlatabilecek, nihayetinde de alacağını ilgili gemininparaya çevrilmesi üzerinden elde edebilecektir. Bu hak, Türk Medeni Kanunu tahtındaöngörülen bir başka tescile bağlı kanuni ipotek hakkı olan yapı alacaklısı ipoteği (TMK m. 893f.1 b.3 ve 895 vd.) ve yine kanuni bir rehin hakkı olan hapis hakkı (TMK m. 950 vd.) ile belirliyönlerden benzerlik göstermekte, belirli başka yönler bakımından ise farklılaşmaktadır.Hatırlanacak olursa, yapı alacaklısı ipoteği bir taşınmaz üzerinde yapı eseri meydana getirenkişinin alacaklarını teminat altına almak için, belirli şartlar altında tapu siciline tescil edilmeksuretiyle kurulabilecek bir kanuni güvence oluşturmaktadır. Hapis hakkında ise, genel olarakalacaklılar, belirli şartlar dairesinde alacaklarını temin edebilmek bakımından borçlularınkendi zilyetliklerinde ve alacakla bağlantılı taşınır eşyaları üzerinde kanuni bir rehin hakkınıhaiz olmaktadırlar. Yani sözü geçen her iki kurumda da temelde amaç, TTK m. 1013’tekine debenzer şekilde, bazı alacakların temini için özel kanuni başvuru imkânlarının meydanagetirilmesidir. Dolayısıyla ilgili hükümler dahilinde korunan menfaatler özelindedüşünüldüğünde, bahsi geçen kurumlar arasında yakın ilişkiler kurulabileceği ifade edilebilir.Ama diğer taraftan da hiç şüphesiz, anılan her bir hak kendi bünyesinde diğerlerine göre bazıfarklılıkları (özellikle kuruluş şartları ve içeriğe ilişkin modaliteler bakımından) da ihtivaetmektedir. İşbu çalışmamızın amacı, sözü geçen benzerlik ve farklılıkların tespit edilerek bu kurumlarınkendi aralarında değişik boyutlar üzerinden karşılaştırılması ve birbirleriyle söz konusuolabilecek ilişkilerinin incelenmesidir.