Çocukların ceza sorumluluğu ve haklarında uygulanacak yaptırımlara özgü Türk ceza yasasındaki hükümler
Citation
Çınar, A. R. (Haziran 2020). Çocukların Ceza Sorumluluğu ve Haklarında Uygulanacak Yaptırımlara Özgü Türk Ceza Yasasındaki Hükümler. Koca, M. (Editör) içinde Prof. Dr. Mehmet Emin Artuk'a Armağan Seçkin Yayıncılık. s. 295-348.Abstract
Çocuk, uluslararası sözleşmelerde ve hukukumuzda onsekiz yaşını bitirmemiş/doldurmamış kişidir. 5237 sayılı Türk Ceza Yasası’nın (TCY.’nın) 6. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine göre, “henüz onsekiz yaşını doldurmamış kişi” çocuktur. Çocuk Koruma Yasası’nın 3. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre ise, “daha erken yaşta ergin olsa bile, onsekiz yaşını doldurmamış kişi” çocuk sayılmaktadır. Bu bağlamda çocuklarla ilgili hükümlere, Türk Ceza Yasasında, Ceza Yargılaması Yasasında, Çocuk Koruma Yasası ve diğer Yasalarda yer verilmiştir. Açıklayacağımız konu, Türk Ceza Yasında yer alan; çocukların sorumluluğu konusunun yer aldığı yaş küçüklüğü ve çocuklar hakkında uygulanacak yaptırımlara özgü düzenlemelerdir. Bu çerçevede ortaya çıkan tartışmalar ve düzenlemedeki sorunlar çalışmamızda yer almaktadır.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi, Çocukların “Magna Charta’sı” olarak adlandırılmaktadır. Bu nedenle asıl konumuza geçmeden önce bu sözleşme hakkında bazı bilgiler verilmektedir. Suça sürüklenen çocuklara uygulanacak güvenlik tedbirlerinin/önlemlerinin neler olduğu, bunların hangi durumlarda nasıl bir yönteme (usule) göre belirleneceği, koruyucu ve güvenlik önlemlerini hangi makam ya da kişilerin karar vereceği de Çocuk Koruma Yasası’nın kapsamına girmektedir. Bu kapsamda ,Çocuk Koruma Yasası hakkında da temel bilgiler verilmiştir. Ceza hukukunda çocuk kavramı üzerinde durularak bu konudaki düzenlemeler değerlendirilmiştir. Yine Türk Ceza Yasası’nda kusur yeteneği ile ilgili hükümler yorumlanarak açıklanmaya çalışılmıştır. Ceza hukukunda yaş küçüklüğü, kusur yeteneğini yani kusurluluğu etkileyen nedenlerdendir. Bu nedenle yaş küçüklüğüne (Çocuklara) ilişkin dönemler incelenmiştir. Özellikle Türk Ceza Yasası’ndaki çocuklara yönelik yaptırımlar üzerinde durularak bunlar hakkında bilgi verilmiştir. Ayrıca inceleme konumuzla ilgili uygulamaları yansıtan güncel Yargıtay kararlarına da yer verilmiştir. Bu kararlarla ilgili değerlendirilmeler yapılmıştır. Yaş dönemi ne olursa olsun, çocuğun yaşam öyküsünü açıklayan sosyal inceleme raporunun aldırılmasının, zorunlu olması gerektiği konusundaki görüşümüz, gerekçeleri ile birlikte yer almaktadır. Çalışmamızın sonuç kısmında ise konuyu incelerken ayrıntılı olarak yer verdiğimiz örnek ve değerlendirmelerden varılan sonuçlar, önerilerle birlikte ana hatlarıyla belirtilmiştir.